Tarihimizden Bir Parça
35, Seydişehir, Турција

Seydibeşir Kuveysna Osmanlı Useray-i Harbiye Kampı Birinci Dünya Savası’nda İngilizlere, 150 bin askerimiz esir düştü. Bu askerlerden bir kısmı da Mısır’ın İskenderiye
şehri yakınlarında bulunan Seydibeşir Usare Kampı’na hapsedildi. Kampın tam adi, "Seydibeşir Kuveysna Osmanlı Useray-i Harbiye Kampı" idi.
Bu kampta, 1918'de Filistin cephesinde esir düsen 16. Tümen’in 48.Alayı’na bağlı Osmanlı askerleri tutuluyordu.


Birinci Dünya Savası’nda İngilizlere, 150 bin askerimiz esir düştü. Bu askerlerden bir kısmı da Mısır’ın İskenderiye şehri yakınlarında bulunan Seydibeşir Usare Kampı’na hapsedildi. Kampın tam adi, "Seydibeşir Kuveysna Osmanlı Useray-i Harbiye Kampı" idi. Bu kampta, 1918'de Filistin cephesinde esir düsen 16. Tümen’in 48.Alayı’na bağlı Osmanlı askerleri tutuluyordu. 12 Haziran 1920'ye kadar iki yıl boyunca her turlu işkence, eziyet, ağır hakaret ve aşağılamaya maruz kaldılar. Bu insanlık dişi muamelenin nedeni ise Ermeniler idi... Kamptaki, Türkçe bilen Ermeni tercümanların yalan, yanlış çevirileri ve kışkırtmaları nedeniyle, kampların İngiliz komutanları, azılı Türk düşmanı kesilmişlerdi. Savaş bitmişti. Ancak, kamptaki ağır koşullar nedeniyle ölenler dışındaki askerleri teslim etmek, İngilizler'in isine gelmiyordu. Çünkü olası yeni bir savaşta, bu askerlerin yeniden karsılarına çıkabilecekleri, Ermeniler tarafından, İngilizlerin beyinlerine islenmişti. Çözüm toplu katliamdı... Askerlerimiz, mikrop kırma bahanesiyle, sungu zoruyla arınık havuzlarına sokuldu. Ancak suya normalin çok üzerinde Krezol maddesi katılmıştı. Mehmetçik, daha ayağını soktuğunda, aşırı Krezol maddesi nedeniyle haşlanıyorlardı. Ancak İngiliz askerleri dipçik darbeleri ile askerlerimizin havuzdan çıkmalarına izin vermiyorlardı. Mehmetçikler, bele kadar gelen suya baslarını sokmak istemedi. Ancak bu kez İngilizler havaya ateş etmeye başladı. Askerlerimiz, ölmemek için çömelerek baslarını suya soktular. Ancak basını sudan kaldıran artik göremiyordu. Çünkü gözler yanmıştı... Dışarı çıkanların halini gören sıradaki askerlerimizin direnişleri de fayda etmedi ve 15 bin askerimiz kor oldu. Bu vahşet, 25 Mayıs 1921 tarihinde TBMM'de görüşüldü. Milletvekilleri Faik ve Şeref Beyler bir önerge vererek, Mısır’da esirlerin Krezol banyosuna sokularak 15 bin vatan evladının gözlerinin kor edildiğini, bunun faili olan İngiliz tabip, garnizon komutanı ve askerlerinin cezalandırılması için TBMM'nin teşebbüse geçmesini istediler. Tabii ki yeni kurulan devletin bin turlu sorunu vardı. Bu hesap sorma isi de unutuldu gitti. Ama onlar unutmuyorlar... Kendi ihanetlerini bile soykırım ambalajına sarıp, dünya kamuoyuna sunuyorlar. En üzücü olanı da malum birilerinin, bu karalama kampanyalarına çanak tutması... Not: Krezol lizol diye bildiğimiz yakıcı dezenfektan. Eskiden berberlerde ustura konan kavanozlar vardı, sedefi menevişli bir sıvı. Sulandırılıp kullanılırdı. Ermeni sıhhiyeciler sulandırmadan gözleri toz topraktan enfekte olan bizim askere verirlermiş. Kurtulup geri gelen esirlerin gözleri maalesef körmüş.

3 views
 
Коментари

There are no comments yet.
Leave your comment, start the discussion!

Blog
Blogs are being updated every 5 minutes